Mineraller diyet ile vücudumuzdaki fonksiyonların sürdürülmesi için aldığımız besin öğeleridir. Birçok farklı mekanizmada görev alan bu besin öğeleri, vitaminler ile birlikte mikro besin öğeleri olarak adlandırılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) mineraller ve eksikliklerinin dünya üzerindeki etkileriyle ilgili araştırmalar yapmaktadır.

Mineraller Nelerdir?

Mineraller yaşamın devamlılığının sağlanması için diyet ile alınması gereken mikro besin öğeleridir. Bütün minerallerin diyet ile alınması gerekmektedir. Vücutta herhangi bir mineral üretimi doğrudan gerçekleşmemektedir. Bu makale mineraller hakkında bilgi vermektedir.

MİNERALLER VE GÖREVLERİ

Yapılarına bağlı olarak yaşamsal faaliyetlerin devam edebilmesi için farklı mekanizmalarda görev almaktadırlar. Kofaktör görevleri dışında çeşitli hücre ve dokuların da oluşmasında rol almaktadırlar. 

MİNERALLER VE ÖZELLİKLERİ

Mineraller suda çözünme kabiliyetlerine göre vitaminler gibi farklı gruplara ayrılmamaktadır. Her biri vücutta farklı mekanizmalara dahil olmaktadır. Birçoğu dokularda farklı formlarda depolanmaktadır. Örneğin kalsiyum kemik, diş ve kaslarda ihtiyaç anında kullanılmak üzere depolanır. Her mineralin kendine özgü özellikleriyle ilgili detaylı açıklamalar aşağıdaki metinde belirtilmiştir.

MİNERALLER VE ÇEŞİTLERİ

Farklı fonksiyonlar için vücutta görev alan mineraller, özellikleri ve görevleri yazının devamında belirtilmiştir.

DEMİR

Demir vücutta kan üretimi için kullanılan esansiyel bir elementtir. Periyodik cetvelde demir minerali simgesi “Fe”dir. Günlük demir gereksinimi yaşa, cinsiyete ve özel durumlara göre değişim göstermektedir.  Demirden fakir bir diyet, vücudun Fe emilim mekanizmalarını etkileyebilir ve anemiye neden olabilir. Kırmızı et, kümes hayvanları, baklagiller, kuru üzüm ve yumurta demir içeren besinler olarak sıralanabilir. Farklı formlardaki demir takviyeleri de piyasada bulunmaktadır. Demir minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Demir Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

ÇİNKO

Kofaktör olarak aldığı görevler çinko faydaları listesinde en önemli yeri tutmaktadır. Periyodik cetvelde çinko sembolü “Zn” dir. Çinko eksikliğinde saç dökülmeleri, cilt sağlığında ve üretime sisteminde bozukluklar görülebilir. Günlük çinko gereksinimi yaşa, cinsiyete ve özel durumlara göre değişim göstermektedir.   İstiridyeler ve kırmızı et iyi birer çinko kaynağıdır. Piyasada tek başına veya başka vitamin ve minerallerle karıştırılmış halde takviyesi bulunmaktadır. Çinko minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Çinko Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

FOSFOR

Fosfor minerali; böbrek, kas, kan ve hücre sağlığı açısından oldukça önemli fonksiyonlara sahiptir. Periyodik cetvelde fosfor elementi “P” sembolü ile gösterilir. Fosfor, kalsiyum ile birlikte çalışarak kemiklerin oluşumunda rol almaktadır. Vücutta yetersiz bulunması hipofosfatemi olarak nitelendirilmektedir. Günlük fosfor gereksinimi yaşa, cinsiyete ve özel durumlara göre değişim göstermektedir.  Süt, çikolata, yoğurt, somon iyi birer fosfor kaynağıdır. Fosfor minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Fosfor Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

KALSİYUM

Kalsiyum vücutta en çok bulunan, birçok şekilde vücudumuza alabildiğimiz bir mineraldir. Periyodik tabloda kalsiyum elementi simgesi “Ca”dır. Bu mineral kas kasılması ve gevşemesi için, tüm kas fonksiyonları, sinir iletimleri, hücre içi sinyallerin ve hormonal salınımların gerçekleşmesi için gereklidir. Günlük kalsiyum gereksinimi yaşa, cinsiyete ve özel durumlara göre değişim göstermektedir.  Ergenlik döneminde kalsiyum ihtiyacında artış görülmektedir. Süt, yoğurt, peynir, brokoli kalsiyumdan zengin besinlerdir. Piyasada kalsiyum takviyeleri bulunmaktadır. Kalsiyum minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Kalsiyum Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

İYOT

İyot bazı besinlerde bulunan, diğerlerine eklenen veya takviye gıda olarak da piyasada bulunabilen bir mineral çeşididir. Periyodik cetvelde simgesi “I” dır. Tiroksin (T4) ve Triodotironin (T3) olarak adlandırılan tiroit hormonlarının esansiyel bileşiğidir. Günlük iyot gereksinimi yaşa, cinsiyete ve özel durumlara göre değişim göstermektedir. Deniz ürünleri, süt ürünleri, tahıllar ve yumurta iyot içeren besinler olarak sıralanabilir. İyot eksikliğinde özellikle görülen zeka geriliğinin (kretenizm) önüne geçmek için tuz iyot ile zenginleştirilmektedir.   İyot minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “İyot Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

POTASYUM

Potasyum hem hücresel hem de elektriksel fonksiyonlar için oldukça önemli olan bir mineraldir. Elektrolit olarak değerlendirilen kan minerallerinden biridir. Periyodik cetvelde potasyum simgesi “K”dır.  Potasyum eksikliğinde görülen hastalıklar ölüme kadar gidebilir. Çok yüksek miktarlarda potasyum alımı gerçekleşse bile böbrekler bu seviyeleri düşürmek için potasyum atımı gerçekleştirecektir ve kan potasyum seviyeleri yükselmeyecektir. Potasyum için belirlenen bir tüketim aralığı bulunmamaktadır. Günde en az 2-2.5 gram veya tüketilen her 1000 kcal için 0.8-1.5 gram alınması önerilmektedir. Potasyum içeren besinler listesi oldukça uzundur. Sebze ve meyveler genellikle yüksek miktarlarda potasyum, düşük miktarda sodyum içerirler. Potasyum minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Potasyum Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

SÜLFÜR

Sülfür doğada serbest olarak bulunan bir mineraldir. Aynı zamanda kükürt olarak da anılmaktadır. Takviye olarak iki farklı formda bulunmaktadır; dimetil sülfoksit (DMSO) ve metilsülfonilmetan (MSM). DMSO’nun yaklaşık %15’i vücutta MSM’e indirgenir. Periyodik cetvelde “S” olarak yerini almaktadır.. Özellikle eklem sağlığı için oldukça önemlidir ve kıkırdak, tendon gibi bağ doğu elemanlarının yapımında rol almaktadır. MSM aynı zamanda sinir iletimlerini yavaşlatarak, ağrının azaltılmasına da yardımcı olur. Sülfür minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Sülfür Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

BAKIR

Bakır minerali bütün dokularda bulunurken, kırmızı kan hücrelerinin, sinir hücrelerinin oluşması ve bağışıklık sisteminin sağlıklı kalması için oldukça önemlidir. Aynı zamanda vücudun kolajen üretmesi, besinlerden gelen demiri emebilmesi için gerekliyken, enerji üretiminde de rol oynar. Bakır mineralinin adölesan ve yetişkin bireyler için günlük önerilen günlük alımı 900 mikrogram (mcg)’dır. İstiridye, kaju fıstığı, baklagiller iyi birer bakır kaynağıdır.  Bakır minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Bakır Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

SODYUM

Sodyum doğada farklı formlarda bulunan, tuz oluşturmaya yatkın olan, periyodik cetvelde “Na” simgesiyle gösterilen bir elementtir. Sodyum eksikliği ve sodyum yüksekliği vücutta elektrolit dengesizliğine bağlı olarak olumsuz gelişmelere neden olmaktadır. Sodyum klorür aynı zamanda sofra tuz olarak da bilinen ve iki mineralin birleşmesinden oluşan, diyetin ayrılmaz parçası olan bir maddedir. Sodyum bazı besinlerde doğal olarak bulunurken, bazılarının içine işlenme yöntemine bağlı olarak girer. Günde 6 gramda fazla tuz tüketilmesi önerilmemektedir. Bu miktar 2.4 gram sodyuma denk gelmektedir. Sodyum minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Sodyum Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

SELENYUM

Selenyum doğal olarak birçok besinde bulunan, bulunmayan besinlere eklenen ve takviye formatında piyasada bulunan bir eser elementtir. Periyodik cetvelde sembolü “Se” dir. 20’den fazla selenoproteinin üretiminden, buna bağlı olarak üremeden, tiroit hormonlarının metabolizmasından DNA sentezinden ve oksidatif hasardan korunmadan sorumlu olan bir esansiyel besin öğesidir. Günlük önerilen selenyum alımı yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna bağlı olarak değişim göstermektedir. Deniz ürünleri ve sakatatlar selenyumdan zengin besinler olarak değerlendirilebilir. Selenyum minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Selenyum Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

MAGNEZYUM

Magnezyum, vücut tarafından üretilemeyen, birçok besinde ve takviye ürününde bulunan, ayrıca bazı ilaçlara da eklenen önemli bir mineraldir. Periyodik cetvelde “Mg” simgesiyle yerini alır. 300’den fazla enzimin kofaktörü olarak, protein sentezi, kas ve sinir fonksiyonları, kan glikoz seviyelerinin kontrolü ve kan basıncı regülasyonunun sağlanması gibi önemli mekanizmalarda rol oynamaktadır. Günlük önerilen magnezyum alımı yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna bağlı olarak değişim göstermektedir. Bu mineral birçok yiyecek ve içecekte bulunmaktadır. Ispanak gibi yeşil yapraklı sebzeler, baklagiller, yağlı tohumlar ve tam tahıllı besinler magnezyum içeren yiyecekler olarak sıralanabilir.

Magnezyum minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Magnezyum Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

KROM

Krom insanların eser miktarda ihtiyaç duyduğu bir mineraldir. Temel olarak iki farklı formda bulunur. Bunlardan biri besinlerde bulunan aktif form olan trivalent (krom 3+), diğeri ise endüsrtiyel bir zehir olan hekzavalent (krom 6+)’dır. Krom elementi periyodik cetvelde “Cr” simgesi ile gösterilmektedir. Krom, vücutta karbonhidrat, yağ v proteinlerin depolanması görevini taşıyan bir hormon olan insülinin aktivitesini destekler. Krom minerali, “glikoz tolerans faktörü” olarak adlandırılan bu aktif içeriği destekler. Günlük önerilen krom alımı yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna göre değişim göstermektedir. Krom minerali birçok besinde bulunur fakat miktarı oldukça düşüktür. Krom minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Krom Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

MANGANEZ 

Manganez demir ve diğer başka minerallere bağlanan bir eser mineraldir. İnsan sağlığı için; kolesterol üretimi, karbonhidrat ve protein metabolizması gibi önemli görevleri bulunmaktadır. Manganez birçok besinde bulunmaktadır. Birlikte çalıştıklarından genellikle manganezin olduğu besinlerde demir minerali de bulunmaktadır. Bu mineral ayrıca kalsiyum ve fosfor dengesinin korunması için de önemlidir. Günlük önerilen manganez alımı yaşa, cinsiyete ve sağlık durumuna bağlı olarak değişim göstermektedir. Manganez minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Manganez Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

KLORİD

Sağlıklı klorid kaynağı olarak sayılabilecek besinler ise; kelp (bir yosun türü), zeytin, çavdar, domates, kıvırcık salata ve kereviz olarak sıralanabilir. Sağlıklı klorid kaynağı olarak sayılabilecek besinler ise; kelp (bir yosun türü), zeytin, çavdar, domates, kıvırcık salata ve kereviz olarak sıralanabilir. Klorid minerali hakkında daha fazla bilgi almak için “Klorid Hakkında Bilinmesi Gerekenler” makalemizi okuyabilirsiniz.

CategoryBlog
Fikirlerinizi merak ediyoruz...

*

E-posta adresiniz yayımlanmayacak

Copyright © 2015 - 2020 - Ataşehir Diyetisyen Coşku Mutlu

Sitemap